Gelecek zaman be going to kalıbı
28 Mayıs 2011
Be going to will arasındaki fark
29 Mayıs 2011

Gelecek zaman be going to

be going to’nin niyet belirtmek için kullanılması
be going to yapısı, öznenin belli bir eylemi gerçekleştirme konusundaki niye-
tini ifade eder. Bu niyet, her zaman önceden saptanmış olup bu eylemi gerçekleştirme yönünde bir hazırlığın da yapılmış olduğunu gösterir. Bu nedenle, be going to yapısıyla ifade edilen eylemin gerçekleşme olasılığının çok büyük olduğu kabul edilir, fakat şimdiki zamanda süreklilik yapısının bize ver-
diği, geleceğe ilişkin kesin bir programın varlığı izlenimini vermez. Şu nokta-
lara dikkati çekmek gerekir.

Niyeti, will + mastarla ifade edebildiğimize dikkat ediniz
be going to ile will + mastar’ın
niyet bildirmek için kullanılışındaki ayrımlar
çoğu kez hem be going to’yu, hem de will + mastar’ı kullanabiliriz, ancak
bunlar arasında ayrımlar vardır ve bu ayrımlar sonucu bazı durumlarda bun-
lardan yalnız bir tanesi kullanılabilir.
En önemli ayrım şudur:
be going to biçimi, her zaman önceden tasarlanmış bir niyeti ve çoğu kez ni-
yet .; plan’ı ifade eder. will + mastar, yalnızca niyeti gösterir ve bu niyet ge-
nellikle (ancak her zaman olmayabilir), önceden tasarlanmamıştır. Dolayısıy-
la eylem için hazırlık yapılmışsa be going to kullanmalıyız:
i have bought some bricks and i am go ing to build a garage. : Bir miktar
tuğla aldım; bir garaj yapacağım.
Eğer niyet önceden tasarlanmamışsa will kullanmalıyız:
There is somebody at the hall door. : Salon kapısında biri var. – I’1I go
and open it. : Gidip kapıyı açayım/Ben gidip kapıyı açarım/Kapıyı gidip
ben açarım.
Niyetin önceden tasarlanıp tasarlanmadığı açık-seçik bilinmiyorsa, ister be
going to, ister will + mastar kullanılabilir:
i william go ing to climb that mountain one day. : Bir gün şu dağa tırrna-
nayım/tırrnanacağırn.
i won’t!am not going to teli you my age. : Sana yaşımı söylemem/söyle-
meyeceğim.
Ancak, kararlılığın en güzel ifadesi will iledir:
i ‘wil/ help you (vurgu will’de) = i definitely intend to help you. : Sa-
na yardım et’çerrı/Söz, sana yardım edeceğim = Sana yardım etmek ko-
nusunda kesin niyetim var.
Öteki ayrırnlar:
Daha önce de belirtildiği gibi, will + mastar, olumluda, hemen hemen yal-
nızca birinci şahıs için kullanılır. İkinci ve üçüncü şahıslarla ilgili niyetler, bu
nedenle, normal olarak be going to ‘ile ifade edilir:

He is going LO resign. : İ tifa edecek.
Are you going to leave without paying? : Para ödemeden mi gideceksin?
C Ancak olumsuzda won’t, bütün şahıslar için kullanılabilir. Dolayısıyla şunla-
rın ikisi de söylenebilir:
He isn’ı going to resign/He won’t resign. : İstifa etmeyecek.
Fakat olumsuz yönden bir niyet için won’t’un kullanılışında genellikle ‘refuse
(yanaşmamak)’ anlamı bulunduğuna dikkat ediniz:
He won i resign = He refuses to resign. : İstifa etmeyecek = İstifa etme-
ye hiç niyeti yok.
ormalolarak ‘He isn’t going lo resign (Istifa etmeyecek)’, ‘He doesn’t intend
ıo resign (İstifa etmeye niyeti yok/İstifayı düşünmüyor)’ anlamına gelir.
D Daha önce de belirtildiği gibi, be going to genellikle, çok yakın bir geleceğe
gönderme yapar. will, çok yakın ya da daha uzak bir geleceğe gönderme ya-
pabilir.
E be going to ve will’e ilişkin birkaç örnek daha:
be going to’nun niyet ifade etmek için kullanılışı:
What are you do ing with that spade? – i am go ing to plant some apple
Irees. : O kürekle ne yapıyorsun? – Birkaç elma ağacı dikeceğim.
She has bought some wool; she is go ing to knit a jumper. : Biraz yün
aldı; kazak örecek.
Why are you taking down all the pictures? – i am going to repaper the
room. : Bütün o resimleri ne diye indiriyorsun? – Duvarlara yeniden du-
var kağıdı yapıştıracağım.
Some workmen arrived today with a roller. i think theyare going to re-
pair the road. : Bugün birkaç işçi bir silindirle geldi. Galiba yolu orıara-
caklar.
Why is he carrying his guitar? – He is going to play it in the Under-
ground. : Neden gitarını taşıyor? – Metroda çalacak(mış).
Yukarıdaki örneklerden hiç birinde be going to yerine will kullanılmayacağı-
na dikkaı ediniz. Bunun nedeni, bu cümleleriri hepsinde, eylemlerin önceden
tasarlanmış olduğu açıktır. .
will + mastar’a örnekler:
This is a ıerribly heavy box. : Bu korkunç ağır bir kutu/sandık. – nı lıelp voıı carry it. : Taşımana yardım ederim/edeyim .

I’ve left my watch upstairs. : Saatimi yukarıda unutmuşum. – nı go and gel it for you. : Gidip sana getiririm/getireyim.
Who will post this letter for me? : Kim bu mektubu (benim için) postaya
verir? – i will. : Ben veririm/vereyim.
Will you lend me 1OO? : Bana 100 sterlin ödünç verir misiniz? – No,
i won’t. : Hayır, vermem.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir